ASGARİ ÜCRET 1500 TL OLUR MU ?
7 Haziran 2015 Pazar günü yapılan milletvekili seçimleri öncesi birçok siyasi parti vaatlerini ekonomik konular üzerinden gerçekleştirdi ve kuşkusuz içlerinde en dikkat çekeni ve emekçileri heyecanlandıranı asgari ücretin net 1500 TL olacağı yönündeki vaatti. Koalisyon görüşmeleri devam ederken, çalışma ve sosyal güvenlik bakanı Faruk Çelik, asgari ücret tespit komisyonu kabul ederse asgari ücret 1500 TL değil 2000 TL’ de olabilir gibi bir açıklama yaptı.
Peki ama asgari ücret nasıl 1500 TL veya daha fazla olabilir ?
Öncelikle asgari ücret tutarının bu denli yüksek oranda değişmesi konusunda işçi ve işveren temsilcilerini anlaşmak üzere karşı karşıya getirirseniz buradan sağlıklı bir sonuç alınmasını kimse beklemesin. Hangi işveren bu koşulda anlaşmak ister? Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanımız dolaylıda olsa demek istiyor ki; İşverenler bu işçilik maliyetinin altından kendi başlarına kalkabiliyorlar ise eyvallah ama bizden teşviktir, falandır, filandır bir şey beklemesinler. Burada işverenler ile işçi temsilcilerinin anlaşmasını boşuna beklemesinler, başka bir varsayımda ise eğer kurulacak yeni hükümet koşulsuz, şartsız tüm maliyeti işverenin sırtına yükleyerek asgari ücreti konuşulan rakamlara çekerse bunun felaket olacağını düşünüyorum. Zira işçilik giderlerinin artması sonucu bütçeleri şaşacak olan şirketler işçilik giderlerini düşürmek ve bütçelerini tutturmak amacıyla personel çıkaracak bu da istihdamı olumsuz yönde etkileyecek ve işsizlik oranını arttıracaktır. Şirketler 3 kişi ile yapılması gereken işi 2 kişiyle yapmaya çalışacak, mesai saatleri uzayacak bu da aşırı yorgunluk ve yoğunluk sebebiyle dikkat eksikliği ve akabinde iş kazalarına sebep olacaktır. Daha az istihdam demek daha az üretim, daha az ihracat demek olup ihracatın azalması ise dış ticaret açığının büyümesi ve dolayısı ile cari açığın artmasın sebep olacaktır. Veya işçilik giderleri artan şirketler imal ettikleri ürünlerin fiyatını da aynı oranlarda yükseltip piyasaya sürecek bu da enflasyonun yükselmesine sebep olacaktır. Üçüncü ve akla en yatkın olan mantık ise bu işin içinde devlet aktif olarak yer alarak tüm yükü işverenin sırtına yüklemeden işverene destek olmak zorundadır. Aksi takdirde sağlıklı ve ekonominin dengesini bozmadan asgari ücretin konuşulan rakamlara çıkması mümkün olmayacaktır. Asgari Ücret’ ten verginin alınmaması, veya şirketlerin ödeyeceği kurumlar vergisi, gelir vergisi gibi çeşitli vergilerde belirli oranlarda indirimler gibi teşvikler ile işverenler mutlaka desteklenmelidir.